Son dakika

1940'lı yıllarda Kürt sorunu


1946.06.15
1946.06.19

Bulgaristan'ın en büyük gazetesi Trud'da I. Vasilyev imzasıyla yayınlanan makalede Kürt sorunu tartışılıyor. "Türkiye'de Kürt sorunu var mı?" başlıklı makale, Ankara tarafından Sovyetler Birliği'nin Türkiye'yi baskı altında tutmak için başvurduğu enstrumanlardan biri olarak yorumlandı. Makalede, ülkede belirli sayıda Rum, Ermeni, Yahudi, Çerkez ve Kürt yaşamasına rağmen Türk devletinin ve basının her fırsatta herhangi bir milliyetçilik sorunu olmadığını ve Türkiye topraklarıda yaşayan herkesin Türk olduğunu iddia ettiği işleniyor.

Makale üzerine Ankara Büyükelçiliği'nden Washington'a gönderilen Microfilm, ROLL 1, June 19, 1946. kayıtlı raporda şu değerlendirme yapılıyor: "Aşırı milliyetçilik duygularına sahip 600 bin Iraklı Kürt, genel olarak Irak'ın kuzeyindeki dağlık arazide bir arada yaşamaktadır ve ülkeyi yönetmekte olan Araplara da hiçbir saygıları yoktur. Son üç yıldır bağımsızlık yolunda büyük bir güç elde edebilmek için yoğun bir çaba içindedirler. Her fırsatta İngiltere ile ABD'nin desteğini aramaktadırlar. Türkiye, İran ve Suriye'deki Kürtlerle birleştikleri takdirde topraklarının tarım ve petrol yönünden zenginliğinin yanında su zenginliğini ve üç milyondan fazla nüfusa sahip olacaklarını iddia etmektedirler. Rusların kendilerine bu yolda destek olabileceğini düşünmektedirler. Daha önce bu yönde herhangi bir destek ortaya koymayan Ruslar, Trud Gazetesi'de çıkan yazı ile Ortadoğu'da tercih ettiği çözülmeye yönelik kampanyasının Irak ayağını hedeflemiştir. Ancak birçok Kürt bağımsızlık yolunda gelen Rus desteğine karşı tereddütlüdür. Iraklı Kürtler arasında meydana gelecek bir çalkalanma İngiltere'nin bölgede kanun ve nizamı tesis etmesinde sıkıntılar yaratacaktır. Irak'taki ve Mısır'daki İngilizlerin güçlerii çekmesi yönünde talepler; Lübnan ve Suriye'deki güçlerini Fransa ile ilişkilerini bozmadan muhafaza edememesi; Yahudiler ile Araplar arasında artan gerilim, İngilizlerin Ortadoğu'daki pozisyonunu zayıflatmaktadır. Bu şartlar altında meydana gelecek bir Kürt ayaklanması İngiliz güçlerini zayıflatacak ve Ortadoğu'da güvenlik zafiyeti yaratacaktır"

Aktaran Ahmet Aras (Amerikan Belgelerinde II. Dünya Savaşı Sonrası Türkiye (1945-1950) s. 29.)


Aras'ın aktardığına göre Microfilm, ROLL 4, February 25, 1948. kayıtlı bir başka raporda, Türkler ve Osmanlılar hakkında kitap yazmayı planladığını söyleyen bir yazar, ABD Dışişleri Yakındoğu ve Afrika Dairesi Başkanı Loy W. Henderson ile yazışmaktadır. Yazar mektubunda Kahirede'de eline bir Kürdistan haritası geçtiğini, haritadaki Kürdistan'ın güneyde Bakhtiari'ye kadar indiğini anlatıyor ve mektubunu "Sen Kürtleri, Musul'un gerilerine kadar götürülmesine yönelik herhangi bir misyondan haberdar mısın?" sorusuyla bitiriyor.

İran ve Irak'taki Kürt isyanlarının ardından Amerikalılar tarafından Türkiye'deki Kürtlere yönelik hazırlanan raporlar büyükelçilikte genel bir analiz çerçevesinde birleştirilerek Microfilm, ROLL 1, April 4, 1946(Confidential). kaydıyla rapor haline getiriliyor. Burada, yasaklar ve bölgeye ulaşımda yaşanan sıkıntılar sebebiyle güvenilir ve istatistiki bilgelere ulaşmanın güçlüklerine değinilerek, "İlkel bir yaşa süren Kürtlerin lider yetiştirmekten ve milli bilinçten yoksun olduğu zikrediliyor. Raporun sonunda Kürtlerin durumu şu dört madde ile özetleniyor:

1- Türkiye genel olarak Türkiye Kürtlerine karşı askeri güvenlik çerçevesinde tedbirler almaktadır;

2- Türkiye Kürtleri, sınırlardan uzaklaştırılarak dağıtılmışlardır;

3- Güçlü bir liderleri yoktur ve komşu ülkelerdeki Kürtlerle irtibatları kopuktur;

4- Bağımsız bir Kürdistan için herhangi bir organizasyonun mevcut şartlarda Türkiye'de başarılı olması mümkün gözükmemektedir.

Hiç yorum yok:

Blogger tarafından desteklenmektedir.